Kimsenin Freya'dan Haberi Yok-Jane Casey*

"Annesi yaz tatilini geçirmek için onu küçük bir İngiliz kasabasına götürene kadar on altı yaşındaki Jess Tennant daha önce hiçbir akrabasıyla tanışmamıştır. Annesinin bu kararı şaşırtıcıdır ancak daha da şaşırtıcı olan şey, kasabanın Jess'e karşı olan tepkisidir. Nereye giderse gitsin, insanlar Jess'e adeta bir hayalet görmüş gibi bakar. Aslında bu, bir bakıma yanlış da sayılmaz çünkü kasabaya gelmeden kısa bir süre önce kendisine tıpatıp benzeyen kuzeni Freya ölmüştür.

Jess, asla tanışmadığı kuzenine karşı garip bir bağ hisseder. Ancak Jess, Freya'nın yaşarken sakladığı sırları ne kadar çok öğrenirse, Freya'nın ölümü o kadar şüpheli görünmeye başlar. Ortada kesin olan bir şey var ise o da bu tatilin güvenli ve sıkıcı olmaktan çok uzak bir yaz tatili olacağıdır."

Jane Casey, benim Maeve Kerrigan serisi sayesinde müptelası olduğum bi yazar. Ben tam bi Maeve Kerrigan devam kitabı beklerken yayınevi yazarın başka bi kitabını çıkarınca sevinsem mi üzülsem mi bilemedim doğrusu. :) -Maeve'ye bi bağlandınız mı bi daha koparabilene aşkolsun ama konumuz bu değil tabii. :) - Neyseki yazar yine bomba gibi bi hikaye yazmış da birazcık yazara doymuş oldum. 

Kitap, Casey'nin diğer kitaplarına nazaran gençlik romanlarına daha yakın. Ortaya hem bi gençlik romanı hem de bi polisiye çıkmış. Okunması başlarda kolay ama bi yandan da kendi içinizde olayların sorgulamasını yaptıran, 'aslında gerçekten bi katil var mı acaba?" dedirten bi hikaye. Sonrasında "basit, çözülmesi kolay bi cinayet" diyebileceğiniz türde ilerlese de son bölümde ters köşeleriyle sizi şaşırtan kitaplardan ki ters köşeyi kim sevmez? :) Hikayenin ilerleme şeklini, gizemlerin birinin çözülüp yerini başka bi gizeme bırakmasını sevdim.

Karakter olarak da Jess'i çok sevdim. Tam bi genç kızdı, ne eksik ne fazla. Hani bazen karakterler yaşlarından olgun davranır "ya bunun yaşı nasıl bu kadar olabilir?" deriz ya? Jess tam yaşının insanıydı bence. O genç kız heyecanları, yalanların arkasını araştırma merakı.. Güzel bi karakterdi başlı başına. Ama maalesef annesine o kadar sinir oldum ki! O nasıl sorumsuz bi kadındır öyle? Kızı nerdeyse ölümle burun buruna geliyo ama kızının nerde olduğundan haberi yok falan. Zaten zamanında saçma sapan birine aşık olup sırf ona inat olsun diye hatalar yapan birinden ne bekleyebiliriz bilemiyorum ama sinir bozucu bi ebeveyn karakteriydi. Bi de onun ekürisi Dan Henderson belası vardı ki sormayın.. Bi karakter ne kadar gıcık olabilirse o kadar gıcıktı. Hem de kendisi bi polis, Freya'nın ölümünü araştırmamış üstünü kapamış bi polis.. Kitabı okursanız benim kadar sinir olacağınızdan o kadar eminim ki.. -.-

Kitapta genel olarak Jess'in hiç tanışmadığı akrabalarıyla tanışmasını ve ölen kuzeni Freya'nın ölümünün bikaç nedenden dolayı ona garip gelmesi üzerine olayı araştırmasını, kendi çabalarıyla olayları gün yüzüne çıkarmasını okuyoruz. Bunun yanı sıra bi de Dan (gıcık polis memuru) ve Molly'nin (Jess'in annesi) arasında geçmişte yaşanan, üstü kapatılan olayları da okuyoruz. Dediğim gibi karakterler genelde genç olduğu için okurken hem merak ettiren hem eğlendiren bi yanı vardı. Jane Casey'nin bu şekilde genç karakterler yazması da çok hoşuma gitti keşke devamı gelse..
Eğer hem genç karakterler okuyayım hem de bi gizem olsun içinde ama ağır bi polisiye olmasın diyosanız bu kitap bence tam size göre. Ben kitabı aralık ayında okumuştum o yüzden 2017 favorilerimden oldu benim. :)

Umarım yararlı olmuştur, sormak istediğiniz bi şey olursa yorum kısmına yazabilirsiniz. :)