Sahte Romeo Leisa Rayven-Kitap Yorumu-Alıntılar*
Merhabaaaa! :) Bugün uzun uzun kitap yorumu yapmak yerine, yorumu minimumda tutup, kitapta beğendiğim ve bence kitabın özü olan alıntıları yazmak istiyorum.
Ethan ve Cassie üniversitede beraber tiyatro bölümünde okurken Romeo ve Juliet rollerini üstlenip aynı onlar gibi birbirlerine aşık olurlar ve sonunda kötü çocuğumuz Ethan Holt, Cassandra Taylor'ın kalbini kırar.. Yıllar sonra yolları yine romantik bi tiyatro oyununda birleşir ama bu sefer Ethan, Cassie'ye kendini affettirmenin yollarını arar.
Kitabı +18 sahneleri fazla diye çoğu kişi beğenmedi ama bence özünde Ethan Holt ve Cassandra Taylor gibi iki güzel karakteri tanıyıp gelişimlerini, içsel karakterlerini okumak çok güzeldi. "Ethan Holt sen gerçekten iyi bi çocuksun!" diye diye başlayıp bitirdim kitabı diyebilirim. Herkes Ethan'ın sorunlu, kötü çocuk olduğunu düşünür ama hayır kendi içinde, bilinçaltında travlamalar yaşayan ve hayatının mucizesi geldiğinde bile bu benim için değildir diyip elinin tersiyle "onu üzmemek için" iten bi karakter. Bence her naptıysa bencillikten yapmadı, haklı nedenleri vardı. Evet kitapta bazı sahneler fazlaydı ama bunları gözardı edip yazarın anlatmaya çalıştığı tutkuya ve aşka yoğunlaşırsınız kitabı cidden seversiniz, ben böyle sahneler okumayı sevmeyen biri olarak bu kitabı cidden sevdim ve asıl anlatılmak isteneni anlamaya çalıştım. Eğer rahatsız olmam diyosanız 18 yaş üstü herkese tavsiye ederim. Geçelim alıntılara.
"Holt'la aramız hiçbir zaman sağlam olmadı. Sadece mahvolmuşluğun çeşitli evrelerini yaşadık.. Her zaman kocaman güvensizliklerin eşiğinde durduk.
Şimdiyse gelmiş, benden o güvenilmez yoldan tekrar yürümemi istiyor ve bana karşı öyle özenli davranıyorki yolun güvenli olduğuna inanmak geliyor içimden.
Asıl soru şu; O ne kadar özenli olsa da diğer düşüşlerimi hep hatırlayacağım ve bana ne kadar farklı olduğunu söylerse söylesin, her zaman bundan zararlı çıkan taraf ben olacağımı bileceğim.
Onun değişmek istemesine neden olacak kadar etkili bir aydınlanma yaşaması için kalbimin iki kez kırılması gerekti. Aferin ona!
Peki ya ben aydınlanmamı ne zaman yaşayacağım?"
"Casie,
Şu an Fransa'dayız. İçki içmeyi bıraktım ve altı aydır yardım alıyorum. Hatalarımın sorumluluğunu almayı öğreniyorum.
Seni incitmemin sorumluluğunu alıyorum.Eğer benimle hiç tanışmasaydın, şu an acı çekiyor olmazdın. Bunu yaptığım için kendimden nefret ediyorum.
Hayatımda zarar verdiğim insanlar arasında, sen en çok pişmanlık duyduğumsun.
Sık sık seni düşünüyorum. Seni hayal ediyorum.
Keşke sana bunu gönderecek cesaretim olsa. Ama muhtemelen göndermeyeceğim. Yine de bunu yazmak içimi rahatlatıyor. Sana karşı açık ve dürüst olmaya çalışıyorum ama henüz o aşamaya gelmedim sanırım. Geldiğimde emin ol ki bunu ilk bilen sen olacaksın.
Fransa çok güzel. Bugün Eifel Kulesi'nin altında durdum ve kafamı kaldırıp ona baktım. Hayatımda kendimi bu kadar alçak hissettiğim çok az an var. Seni terk ettiğim gün onlardan biriydi.
Seni özlüyorum.
Ethan."
"Onun yanından yürümek, geçirdiğimiz zamanların çoğu gibi bizi ufukta bekleyen kötü sona dair ufak bir imayla karışık, hem tuhaf hem de tanıdık bir histi.
Temkinli yanım, onunla olmanın bazen kafa üstü yere çakılmamıza neden olan dünyanın en rahat ayakkabısını giymek gibi olduğunu fısıldadı bana. Bu, deniz ürünlerine karşı alerjiniz varken ıstakoz yemeyi bırakmayı reddetmek gibi bir şey. Zehirli sarmaşıklardan oluşan çalıların arasına yüzüstü düşeceğinizi bilip de yürümeye devam etmek gibi."
"Ve söz konusu aşksa bazen bizim için kötü olanlar en karşı koyamadıklarımızdı."
"Ve söz konusu aşksa bazen bizim için kötü olanlar en karşı koyamadıklarımızdı."
Hoşça kalın! :)
Yorumlar
Yorum Gönder